Page 76 - Riskli Dergi
P. 76
RÖPORTAJ / 76 durumunda kalıyordum, dolayısıyla daha
çok hazırlanmam gerekiyordu. Konumuza
dönecek olursak nasıl bir kadın olacağını
düşündükten sonra rolün kişiliğine göre na-
sıl davranışlar sergilemesi gerektiğine kafa
yorarım, hemen ardından da kostüm dü-
şünürüm. Oyuncunun tipe girebilmesi için,
kostüm çok faydalıdır. Bir role hazırlanırken
biz oyuncular, aklınıza gelebilecek her yer-
de bunu düşünürüz. Bu süreç, bizim için do-
ğum sancısı gibidir. Sahneye çıktığımızda ise
nasıl evriliyor bilmiyorum ama en doğrusu
oluveriyor.
Kemal Sunal’dan Metin Akpınar’a, Zeki
Alasya’dan Ali Poyrazoğlu’na kadar on-
larca usta isimle çalışma şansınız oldu.
Bu durumun oyunculuğunuza katkısın-
dan bahsetmenizi istesek neler söyler-
siniz?
“Okulda teknik öğretilir, Seyircinin önüne çıkabilecek duruma gel-
diğiniz zaman belli bir birikime sahip olmuş
ama siz her şeyi hayatın oluyorsunuz, saydığınız ustaların yanında
ise tecrübeniz daha da artıyor. Örneğin;
içinde ustalardan Lale Oraloğlu’ndan da Gazanfer Özcan’dan
da çok şey öğrendim. Mesela seyircinin gül-
öğrenirsiniz” mesi nerede biter, o esnada sen ne zaman
konuşacaksın bu çok önemlidir ve ben bunu
Selma Sonat, bir oyuna nasıl Gazanfer Özcan’dan öğrendim. Kişinin bun-
hazırlanır?
ları okulda öğrenme şans yok. Bu, ancak
sahnede yaşayarak öğrenilebilir. Onun dı-
Bir oyuncu sokakta yürürken karşıdan gelen şında Metin’le birbirimizden öğrendiğimiz
bir insanın yürüyüşünü, tipini, elini kolunu kul- çok şey olmuştur. Ustaların özellikle genç
lanmasını beyninin bir köşesine atar. Sonra oyunculara büyük katkısı var. Ben şu aralar,
da oyunu okurken birden beyninin köşesi- diksiyon dersleri veriyorum. 10 kişi aynı anda
ne attığı hareketler gözünde canlanır. Dı- aynı cümleyi söylüyor ve ben her birinin se-
şarıdaki insandan, arkadaşından, annesinin sini duyabiliyorum. Kim yanlış tonladı, kim
arkadaşından herkesten beslenebilir. Oku- hızlı gitti, kim yavaş gitti ya da kim söyleme-
duğun kitap, seyrettiğin film, karşılaştığın di fark edebiliyorum. İşte bunları ustalardan
insan, kuşun cıvıltısı bile oyunculuğunuza
katkı sunar. Örneğin; ben eğer bir otobüse öğreniyorsun. Okulda teknik öğretilir, ama
binersem oradaki herkesi tek tek incelerim. siz her şeyi hayatın içinde ustalardan öğ-
renirsiniz.
Bir role hazırlanırken önce bol bol okuma
yaparım. Sonra düşünmeye başlarım nasıl “Sanatçının başarı öyküsü, sanatın
bir kadın olabileceğini. Ben daha çok ka- egemen olduğu bir barış dünyasına
bare oynadığımdan 6-7 tane tip oynamak karınca kararınca katkı koyabilmiş