Page 30 - Riskli Dergi
P. 30
RÖPORTAJ / 30
önerilerini hayata geçirmek en radikal
çözüm olabilir. Kaldı ki zaten iklim değişik-
liğinin getirdiği olumsuzluk hem bireyleri
hem de kurumları bunu yapmaya zor-
layacak. O gün, duyarlılığı pazarlama ve
reklam malzemesi olarak görmek yerine,
aklın referans noktası olarak görebiliriz.
Doğal dokunun kaybolmaması ve
kültürel mirasın yitirilmemesi adına
aktif olarak çalışmalar yapıyorsunuz.
Peki, bireysel olarak bizlerin ya da iş
dünyasının üzerine düşen görevlerle
ilgili neler söylemek istersiniz?
Kurumların faaliyetlerini ve faaliyetleri sı-
rasında yarattıkları karbon emisyonu ve
doğaya verdikleri zararları gözden geçir-
meleri gerekiyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı
2050 yılında iklim-nötr ilk kıta olma hede-
fini ortaya koyarken aslında yapılması ge-
pazarlama ve pazarda kalma gayre- renleri net olarak belirledi. Eylem planlarını
tinde de görülebiliyor; “greenwashing” katı bir şekilde uygulamak gerekiyor. Bilimin
bu sonuçlardan biri. Kurumların doğa ve göstergeleri net ve somut gerçekler içe-
toplumların bekası için yapabilecekleri, rir. Yoruma gerek olmadan uygulamaya
ticari güçleri ve pazardaki itibar kaygı- geçilmesi, doğaya ait kaynakların ölçülü
larıyla gölgeleniyor. Bu da sonuç olarak bir şekilde kullanılması ve iklim krizine ne-
korumayı bir araç hâline getiriyor. Bu- den olan salınımların minimuma indirilmesi
nun tersini yapmak, yani kendi çıkarları elzem. Enerji ve sanayi faaliyetlerin bir an
için değil doğanın ve insanlığın yararına evvel dönüşmesi gerekiyor. Bireylerin ve
sistemin içinde mücadele etmek çok zor. toplumların yaşam alanlarını müdafaa et-
Parçalayarak, bölerek yönetmek küresel meleri, tüketici olarak tüm üretim süreç-
sorunları çözmemizi, iklim değişikliğiy- lerini sorgulamaları ve bunlarla ilgili yaşam
le mücadelede doğru adımlar atmamızı tarzlarını değiştirmeleri mümkün. Tüketim
engelliyor. Sistem dışı bakmak, belki de bağımlılığımız zarar verici düzeyde. Son 150
sistemi düzeltmeye çalışmak yerine, ye- yılda gezegene verilen zarar 2 bin yıllık in-
niden kurmak gerekiyor. Ancak bütün- sanlık tarihinde verilmedi. Oysa, 300 yıl ön-
cül bir anlayışla, verdiğimiz tüm zarar- ceden gelen doğa-kültür-insan birlikteliği
ları sürdürmek yerine temelden çözüm
bilgiye dönüşmüş bir şekilde kültür mirası-
