Page 40 - Riskli Dergi
P. 40
Kavramsal düşünme, bir durumu ya da bilgi- lıpları aşmak için “kutu dışında düşünme”
egzersizleri yapmak faydalıdır. Örneğin,
İŞ DÜNYASI / 40 düşünme biçimi, olaylar arasındaki ilişkiyi an- şılmadık kullanım alanları düşünün. Bu tür
yi değerlendirirken yüzeysel değil, daha ge-
sıradan bir nesneyi alın ve onun için alı-
niş bir perspektiften bakmayı gerektirir. Bu
egzersizler, zihni daha yaratıcı düşün-
lamlandırma yeteneğini geliştirir ve iş dün-
meye yönlendirir.
yasında büyük bir avantaj sağlar. Şirketler ve
liderler, kavramsal düşünme becerisini doğru
kullanarak stratejik adımlar atabilir ve büyük
resmi görerek başarılı sonuçlar elde edebilir- 2. Belirsizlikle Başa Çıkma
ler. Günümüzde kavramsal düşünme, özellikle Kavramsal düşünme, belirsiz alanlarla
liderlik becerilerinin en önemli unsurlarından
biri haline gelmiştir. Çünkü kavramsal düşün-
me, soyut fikirlerle çalışabilmeyi, karmaşık du-
rumları analiz edebilme yeteneğini ve deği-
şen koşullara hızla adapte olmayı gerektirir.
Uzman Psikolog Handan Odaman Uşaklıgil,
“Etkili bir düşünme sistemi, tümdengelime
dayalı analitik düşünme ile tümevarıma da-
yalı kavramsal düşünmeyi birleştirir,” diyerek,
analitik düşünmenin zorlukları parçalara ayır-
maya yardımcı olurken, kavramsal düşünme-
nin büyük resmi görme yeteneğini geliştirdi-
ğini vurguluyor. Kavramsal düşünme becerisi,
aynı zamanda işletme süreçlerini hızlandırır
ve değer üretme fırsatları yaratır.
Kavramsal Düşünme: Sadece Bir
Beceriden Daha Fazlası
Kavramsal düşünme, yalnızca bilgiyi analiz
etmekle kalmaz, aynı zamanda dünyayı farklı
bir perspektiften görüp çözüm önerileri sun-
ma gücü sağlar. Araştırmacı Oral Toğa, kav-
ramsal düşünmeyi bir kas gibi tanımlayarak,
“Ne kadar çok kullanırsanız, o kadar güçlenir.
Bu beceriyi geliştirdikçe, zorlukların üstesin-
den gelme ve dünyayı değiştirme potansiye-
liniz artar,” diyor.
Peki, kavramsal düşünmeyi nasıl
geliştirebiliriz? İşte bu beceriyi
güçlendirmenin bazı yolları:
1. Zihinsel Kalıpların
Kırılması
Yıllar içinde oluşan düşünce
alışkanlıkları, yeni fikirlerin önün-
de bir engel oluşturabilir. Bu ka-
