Page 15 - Riskli Dergi
P. 15
hayatı kendine, toplulukçu kültürlerde ken- Oysa kaygı, olabilecek aksiliklere karşı yapı-
dini hayata uydurmak ister. Kendini hayata lan provanın duygu halidir ve bir ölçüde ge-
uydurmaya çalışan toplumlar, buna uygun reklidir. Kişi en kötü durumda dahi ne olabi-
olarak daha sakin ve düşük enerjili duyguları leceğini düşünüp kendini buna hazırlayabilir
ararlar. Yani coşkulu, enerjik, iddialı mutluluk- ve bir şekilde her şeyin hallolacağını/yolunu
lardansa huzur, keyif, afiyet, muhabbet gibi bulacağını kabullenir. Bizim sabrı yücelten
sakin duygular, yaşantılar aranır ve özlenir. kaderci kültürümüzde kaygı, korku, üzüntü
Daha düşük enerjili duygular, kişiyi risk al- gibi duygular karşısında üstünlük taslamak
maktan çok riskten kaçınmaya yöneltir. değil, onları kabullenip – hatta kucaklayıp –
bize göstermeye çalıştıklarını görmek var.
Bu yüzden belki de her zaman amaç duy-
“Coğrafyanın, dolayısıyla guyu yönetmek değil, duyguyla beraber ev-
coğrafyanın bir türevi olan rilmek olmalı.
kültürün duygular üzerindeki Kültürümüz bize duygularla baş etme
etkisi tahmin ettiğimizden konusunda başka neler söylüyor?
Ben ‘Türk’ün Kalbi Nasıl Çarpar’ kitabında
çok daha büyük” bu sorunun cevabını bulmayı hedefledim.
Kadim bilgilerimize, dilimizdeki kavramla-
Ve kültürümüzün riske yönelten özelliği: Kül- ra ve deyişlerimize baktığımızda duyguları
türel karşılaştırmalarda en çok kullanılan yaşayışımız ve baş etme yollarımız hakkın-
Hofstede modelinde ‘belirsizlikten kaçınma’ da çok şey öğreniyoruz. Sevdiğim bir örnek
adlı boyut, hayat belirsizliklerinin kişide ya- vereyim: ‘ciğer’ sözcüğü dilimize Farsça’dan
rattığı stresi yansıtır. 100 üzerinden 85 pu- girene kadar, Uygur Türklerinden Başkurtla-
ana sahip olan Türk kültüründe belirsizlikten ra kadar tüm eski lehçelerde akciğer yerine
kaçınma eğilimi çok yüksektir. Yani insanlar öpke sözcüğü kullanılıyordu. ‘Öpke’yi bugün
hayatın doğal belirsizliğini azaltmak için elle- öfke olarak kullanıyoruz. Divan’da da öpke
rinden geleni yapar. Bizim toplumumuzda bu hem akciğer hem öfke anlamında... Muhte-
genellikle alışkanlığın dışına çıkmama, ‘gelen melen öfkenin şiddetli solumalarla ortaya
gideni aratır’ deme, yeniyi denememe ola- çıkması, dolayısıyla nefes teknikleri ile kont-
rak kendini gösterir. Sanki risk almaktan kişi- rol edilmesi yüzünden bu kavram ortaktı. Bu
yi alıkoyan bir kültür özelliği gibi görünse de gibi ipuçları, bize duyguyu nerde ve ne şekil-
aslında bu eğilim, hesapsız risk almanın yolu- de yaşadığımız, dolayısıyla nasıl kontrol altı-
nu açar. Kişi belirsizliği azaltmak, hemen ha- na alacağımız hakkında yol gösterir.
rekete geçmek uğruna olmadık riskler ala-
bilir. Yani çelişki gibi görünse de Türkiye gibi Siz, hayatınızdaki ve mesleğinizdeki
belirsizliklerle dolu bir coğrafyada insanların risklerle nasıl baş edersiniz?
sahip olduğu yüksek kaygı düzeyi, risk almayı Risk almak konfor alanının dışına çıkmaktır ve
kolaylaştırır. insanı geliştirir. Gençliğimde, psikoloji eğiti-
mim sırasında Maslow’u okuduğumdan beri
Risk algısıyla ve riskin insan ruhunda buna inandım ve bu doğrultuda yaşamaya
yarattığı duygularla nasıl baş etmeli? karar verdim. Risk aldığımda ‘ben bunu ne-
Risk almak kaygı düzeyini yükseltir. Amerikan den yapıyorum, ne gerek var’ diye düşündü-
menşeili pozitif psikolojide kaygıyı olumlu dü- ğüm elbette oldu ama risk tatlıya bağlandı-
şünce ile değiştirmek, hatta kimi zaman yok ğındaki memnuniyetim, bir sonraki riski alma
sayarak yerine iyimserlik koymak öğütlenir. konusunda bana hep şevk verdi.