Page 61 - Riskli Dergi

Değerli okurlar, yatabilir; bazısı ise günün boyunca (özellikle
gece) dışarıda kalabilir.Bu ve benzeri dav-
Öncelikle yurdumuzu bir kara kabus gibi eline ranış biçimlerini görmekteyiz .Bunların çoğu
geçiren depremden dolayı hepinize geç- bazen anlamsız da gözükebilir sizlere .
miş olsun dileklerimi sunmak istiyorum.Vefat
eden kişiler için başsağlığı dilerken, yaralıların Geçtiğimiz günlerde meydana gelen ve
da acil şifaya kavuşması en büyük isteğim. 10’dan fazla şehiri 13 milyon vatandaşımızı
etkileyen deprem de yaşamımızın ve dün-
Aslında bu sayıdaki sizlerle paylaşacağım yanın döngüsünün bir parçasıdır. Fakat bi-
yazı bambaşka bir konu hakkındaydı. Ama limsel açıdan rahatlıkla açıklayabilsek de söz
son gelişmeden dolayı değiştirmek istedim. konusu afetleri deneyimlemek ve onların
yarattığı etkilerle baş etmeye çalışmak pek
Sizlere bahsetmek istediğim konu deprem kolay olmayabiliyor. Deprem, yalnızca içinde
sonrası insanlarda oluşan “deprem sonrası” yaşadığımız evleri değil, hayatımızın diğer
psikolojik davranışlar ve mücadele yöntem- alanlarını da sarsacak etkilere neden ola-
leri olacak. biliyor. Sevdiğimiz insanları kaybedebiliyor,
hem kendimiz hem yakınlarımız fiziksel ya-
Deprem, üzerinde hiçbir kontrolümüzün ol- ralanmalar yaşayabiliyor ya da çevremizde
DEPREMLER YALNIZCA madığı, aniden gelen, psikolojimizi olduk- gördüğümüz pek çok acı olaya tanıklık ede-
ça olumsuz etkileyen bir doğal afet. Fela- biliyoruz. Bu duruma ağır veya hafif maddi
ketleri önleyemememiz veya öncesinde birçok hasar eklenebiliyor. Dolayısıyla tüm
EVLERI DEĞIL, haber alacak bilimsel bir teknolojiye sahip bu kayıplar birtakım psikolojik süreçleri de
olamamamız bizi bazı savunma mekaniz- beraberinde getiriyor.
maları oluşturmaya itiyor. Her ne kadar bilim

hayatları etkiliyor adamları gelebilecek tehlikeleri söyleseler Bu sorunla nasıl başetme aşamasına gel-
de yer ve yere bağlı gün ve saatler belirle- meden evvel sizlere depremde oluşan 3 dö-
nemiyor. Yapılan binaların sağlam olmaması, nemi aşağıda belirtiyorum.
organizasyon eksikliği, denetim gibi konula-
ra da değinmeyeceğim.Bu konularda devlet Şok Dönemi
büyüklerimiz artık zamanla daha iyi tedbir
alacaklardır diye düşünüyorum. Deprem sırasındaki ve hemen sonrasındaki
dönemdir. Duygusal süreçler, biyolojik tep-
Özellikle deprem gibi doğal afetlerde insan- kileri etkiler. Örneğin korku hissettiğimizde
ların birilerine veya başka bir güce inanma savaş veya kaç tepkilerini veririz. Ya korktu-
ihtiyacı artar. İnsanlar kendilerini psikolojik ğumuz durumla savaşır ya da o durumdan
olarak garanti altına almak isterler. Bazen uzaklaşmak için kaçarız. Şok sürecinde kişi-
de birkaç köpeğin aynı anda havlaması bü- de ileri derecede duygusal tepkisizlik oluşur .
yük bir deprem habercisi olarak kabul edilir
ve buna göre önlemler alınır. Kişi ne korku hisseder ne de başka bir duygu.
Yakınlarını depremde kaybeden ve duygusal
Deprem sırasında ve sonrasındaki tepkiler, tepkisizlik yaşayan depremzedeler, bu sü-
her insanda farklılık gösterdiği gibi hepimizde reçte kaybettiklerine dair hiçbir duygu his-
olan ortak duygu; korkudur. Kişinin karakteri, setmezler. Kendilerine yüksek derecede şok
depremin şiddeti de depreme verilen tep- hakimdir. Yaralılara yardım etmez veya ken-
kiyi değiştirebilir. Örneğin kaygı bozukluğu- di yaralarının bile farkında değillerdir. Ayrıca
na yatkın olan bir birey, depremi yaşadıktan bu duygular her artçı sarsıntıda veya dep-
sonra birkaç gününü hatta birkaç haftasını remi hatırlatan uyaranlarla karşılaşıldığında
geceleri ışık açık uyuyarak geçirebilir; bazısı tekrar edebilir. Sonrasında çevrede oluşan
deprem olma olasılığına karşın hemen kaç- kaotik atmosfer; yıkımlar, gürültüler ve bir-
mak için kapıya daha yakın olan bir odada çok acı görüntü şimdiye ve geleceğe karşı